Red Pill'ci olalım yaa, iyi oluyormuş diyorlar! Bölüm 3

 Bu yazıda da daha çok olayın deneme-yanılma, tecrübe, bilimsel makalelere göre mantıklı olarak görülebilmesine karşılık neden mantıklı olamayacağını anlatıcam. Bu da muhtemelen dağınık olacak ama önceki yazılarımda anlam bütününü bozmadığımı düşünüyorum, devam edelim.

İddia: Bir kadına duygularını açmak olumsuz karşılanıyor, o ortamdan kaçmalarını sağlıyor. Aynı zamanda düşünsenize olaylara duygusal açıdan yaklaşan erkekten daha itici ne vardır? (ya şimdi Tuna bu kadar da denmiyor, gerçek red pill bu değil falan değil demeyin tam olarak da böyle diyorlar, hatta daha fazlası.-gerçek red pill bu değil ne ya :dd bu kadar sahiplenmeye gerek yok-)

Evet çoğunlukla bu böyle olabilir, siz de dışarıda kendi imkanlarınızla deney yapabilirsiniz ihtiyacınız olan bir siz bir o bir de duygusallık. Ahahaha reddedildik yah nasıl oldu ahahaha red pill gerçekmiş ahahaha Tuna'nın da doğal seleksiyonla elenmesi gerekiyor neden gerzek gerzek şeyler yazıyor ahahaha.

Olm dışarıya mı kaldık ya cidden zaten sorun bu ya! Ya o kadar vicdanınıza, dünyada aşkın bir anlam ifade etmesine inanmıyorsunuz ki bir anda kendinizi bırakıyorsunuz.

Ya çekici olmayı geç, sevişmeyi de geç ya zaten en başta eeen başta ya böyle sevgi dolu pozitif bir insan olmanız lazım. Karşınızdakinin içini böyle ısıtmanız lazım erkek olsun kadın olsun çocuk olsun yaşlı olsun ya bu böyle. Ben de bunu her zaman yapamıyorum ama yapacağım zaman da yapıyordum bu böyleydi.

Bir de bu sadece kadında mı böyle? Git bir erkeğin karşısında duygularını aç, ağla vs sana ne tepki verecek. Başkaları olarak adlandırdığımız gruptan kralı gelse en fazla iki teselli eder sonra sallamaz sizi. Ama önemseyen adam da bunu çok iyi bir şekilde gösterir. Bunu da "bu herif demin ağladı ya çok seksi duruyordu anasını satıyım" motivasyonuyla yapmaz. O adam var ya hepsinden önemlisi sizin samimiyetinize güveniyor. Siz kendi kendinize bile güvenemiyorsunuz ama vicdanınız rahat ediyor böyle. Zaten bu ya. Bakın ben Konya'yı övdüm önceki yazılarımda da, Konya'daki herkesin über, süper falan olduğunu söylemiyorum. Ama o samimiyeti, o hoşgörüyü, o vicdanı sonuna kadar hissediyorsunuz. Sizi o kadar tanımıyor olabilir, sizin en yakın arkadaşlarınızdan olmayabilir. Ya öyle bir yerdi ki duygularıma hakim olamayıp gözlerim dolsa hiç bir zaman tek başıma tuvalette kaldığımı hatırlamıyorum hep yanımda birileri olurdu ve beni güçsüz görmezlerdi. Aksine bir haksızlığa uğradığımı, benim yok yere kırıldığımı düşündüklerinden ötürü yaparlardı bunu öyle durarak da vicdanları rahat etmezdi yani. Ben de yaptım ve çok faydasını gördüm, o insanlarla arkadaşlığın gelişiyor lan, sadece vicdan adlı ne olduğu size göre meçhul olan şeyi susturmuyor. İnsanlar sizinle vakit geçirmek istiyorlar çünkü sizin yanınızda kendini iyi ve rahat hissediyorlar. 

O erkek de işte gerizekalı ki o kızın samimiyetine güveniyor da söylüyor bir şeyleri. Bunun bir gerizekalıca yanı yok demiyorum var ama çok daha az. Konu sevmek olunca kalp polyanna'ya meylettiği için güvenmek istiyor işte. Arka planda düşünüyor ki olur-olmaz ayrı konu ama ben onun samimiyetine güvendim o beni üzmez teselli etsin, beni dinlesin, beni anlasın, kendi de bir şeyler söylesin. Ama tabii ki bu yanlış çünkü erkek gardını indirdiği için ve teselli arayan taraf olduğu için güçsüz oluyor zayıf düşüyor değil mi? o konuya da gelicem. Ama burada ahmakça olan şey aşkını yüceltirken onun çevresine, onun ne tür insanlarla vakit geçirdiğine, senin o insanlara ne kadar da uygun olup-olmadığının bir ölçüsünü yapmamak. Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim yani burada hatalı olan bunu yapmamak. Ama söylemeyince de her gün üst üste 55 kez gördüğün birine olan ilgin azalmıyor katlanarak artıyor. Bu okulda bir vazgeçilmez öyle maalesef. Yani ya kafayı sıyırcam ya da söyleyecem kafasında olabiliyorsunuz. bu böyle.

One thing my dad told me was, "Never let your woman know when you're insecure"

So I put Gucci on the fur
And I put my wrist on iceberg

One thing my heart tells me is, "Flex on a hoe every time they're insecure" 

Herb Goldberg'in Aşk Kadınlar ve İlişkiler ve Erkek Olmanın Tehlikeleri kitaplarını mutlaka okuyun. Eot kitabında toprak ana da bir fantazidir, güçlü erkek de öyle. Ve bundan vazgeçilmesi gereklidir. Güçlü gibi durmak başta onu çekici kılabilir fakat kendi hayatını kendi kendisine zindan eder ve bundan çıkış yolu bulamaz, sürekli karısıyla duygu temelli ilişki kuramadığı suçlamasıyla karşılaşır, erkek aynı zamanda çocuklarından da kopuk yaşar. Bunun sebeplerinden biri bu işte. Sürekli sevişme yapan adam da gösteriyo bıkkınlık sorun evlilik değil sadece. Ama aynı kitapta sevişirken mutluluktan ağlayan erkeklerden de bahsediyor. Başta çok fantastik geliyor bana da öyle gelmişti fakat biraz düşününce mantıklı geliyor. Adam kurduğu ilişkinin manasından ötürü öyle bir sevince öyle bir huzura erişiyor ki yani bu yazarak bu kadar anlatılır. Aynı zamanda sevişmedeki zevkin de daha büyük ölçüde ikili arasındaki iletişimde, kişisel, ruhsal, mental problemlerini çözmelerine; birbirleriyle ilişkilerinde açık olmalarına bağlıyor. Bu pastadır diğer şeyler o pastanın süsleridir onlarla kafayı bozmaya gerek yok diyor. Zaten hem kendini hem de karşındakini kandırmanın kime ne faydası var kim neye aşık oluyor böylece? Hem karşındaki hayal kırıklığına uğruyor çünkü oynuyorsun. Hem de "fake it til' you make it" sen de bu oluyorsun artık. Olman gereken olmuyorsun.

Başka bir söylemek istediğim de bu red pill olayının adından da anlaşılacağı üzere bir pill olması.

I don't even wanna think about that right now
Let's get too high, reach a new high
Take the shrooms and the pills at the same time
Went to Hollywood thrills from the street life
Took too many drugs, now I don't feel right

Red pill dediğiniz olay hayatın gerçeklerini yüzümüze yüzümüze vuran bir şey değil. Daha çok "bu hayat güçlünün ve seksinin dünyası" diyen bir felsefeden başkası değil. Hayatın anlamı cart curttan çok yüzeysel bahseder. Yani nedir müslümansan müslümanla, ateistsen ateistle yaşayacaksın. Ve işte çok uçmayacaksın ayakların yere basacak evet bu doğru bunda sıkıntı yok zaten bunu elbet de korumamız gerekiyor. Ama aşktır, yok sevgidir bu çok yüzeysel hatta kötü aynen doğru kelime kötü. Kötü olmanız için dışarda milletin kellesini almanız, tecavüz etmeniz, yok laf taşımanız iftira atmanıza da gerek yok. Asgari şartları sağlamış olabilirsiniz red pill savundukça.

Blue pill olayına da şöyle değinelim. Elbette hayatı toz pembe veya "o kızı alınca her şey düzelecek abi" modunda yaşamanın kimseye bir faydası yok. Ama buradan hareketle aşk yok sevgi yok modundaysak orada dur. Senin o çizgi film dediğin şeylerin bir kısmında çok önemli ahlaki değerler, insanların zorbalıklarından ötürü umutsuzluğa kapılmama, arkadaşlık, aile anlatılıyor. Sen dışarıda bir dostunla Ayı Kardeş'teki ayılar gibi arkadaşlık kurabiliyor musun? Aslında kurman lazım yani buluyorsan öyle biri kur yani. Bu anlamda red pill denen şeyin blue pill'den daha yararlı olduğuna inanmıyorum. Bizim ortada doğru bir yolu bulmamız, ve kendi yolumuzu da bulmamız gerekiyor. Çünkü kendi yolunuzda yürüseniz size sizin istediğiniz türden insanlar size eşlik eder ya da etmeseler de siz kendiniz olmanın ve doğru olduğuna sadece inandığınız değil aslında içten içe de bildiğiniz şeyi yapmanın haklı gururunu yaşarsınız.

Şu eklemeyi de yapayım illa bir ilişki sonucunda evlenmenize gerek yok, böyle düşünmek zorunda değilsiniz. Ben sevgililiğin aman kesin günah olduğunu söylemiyorum ancak şartlı evet diyorum. Sonuçta insanları ve kendimizi oyalamak, kalp kırmak falan bunlar günah o kesin. Böyle bir konuda insanı oyalamak gerçekten bir problem. Makul düzeyin gene de çok az çok kısa süreli olduğunu ünide falansanız aileyle artık tanışmanın, bir söz yüzüğü hatta nişan yüzüğü takmanın zamanıdır diye düşünüyorum. Benim başka türlü vicdanım rahat etmez şu an bulunduğum noktada. Ama aman duygu ve düşüncelerimi açığa vurmayayım çünkü bu ezik erkeklerin yapacağı şeyler diyorsanız neden buraya kadar okudunuz ne manası var. Şu videoyu da paylaşmak isterim bence gayet uygun.

bu

Geçmişte arkadaşça yapılan yemeğe gitmelere bilmem neye de o kadar önemli değil falan diyordum da ya siz ya da arkadaşınız olan kız istemeden sizden hoşlanabilir bu vesileyle. Bu yüzden bu konudaki fikrim ciddi manada değişti şu an. O Caner Taslamanın bir videosu vardı bir tv programında vardı o konuda şu an Caner Taslaman'la aynı fikirde değilim.

Hoşlandığınız kızla da bunu makul bir düzeyde yapabilirsiniz, makul bir sürede yapabilirsiniz diye düşünüyorum bu benim düşüncem. Yok yere evcilik oynamaya gerek yok, sadece ciddi düşünmeye niyetliyseniz yapın bunu. İnsanların kalbi oyuncak değil çünkü.

Şunu söylemeyi de unutmayayım; sevdiğinize, karınıza güvenemiyorsanız hiçbir insana güvenemezsiniz. Sömürülmeye lüzum yok ayık olup doğru kişiyi bulmaya gerek var.